Kağıttan Kaplan

Bugün zekasına hayran olduğum ve yazılarını aksatmadan okuduğum güzel insan Yılmaz ÖZDİL’in yazısını ve Yine zaman zaman yazılarını bana da gönderen emekli eğitimci büyüğüm Mehmet Halil ARIK da aynı konuya değinmiş her ikisinide sizlerle paylaşmak güzel olacak diye düşündüm. 



 KAĞITTAN KAPLAN
yilmaz_ozdil



Harp Okulu'nu birincilikle bitiren teğmenin cep telefonuna, bizzat polis tarafından teröristin telefon fihristi yüklenirken... Polisler askere gitmesin diye özel kanun çıkartıp “yırttınız” diyen kimdir?
a) Behzat Ç.
b) Komser Kolombo
c) Bekçi Murtaza
d) Süheyl Batum
e) Hiçbiri
*
Gariban çocukları şakır şakır şehit olurken, politikacı, general, kodaman çocuklarının vatani görevlerini Boğaz'da, orduevlerinde yaptığı... Ha bire göbeğe çizik attırma, dalağı aldırmış gibi yaptırma çetesinin ortaya çıktığı, Bakan'ın bile
sahte evrakla asker kaçağı
olduğu ülke hangisidir?
a) Burkina Faso
b) Aşağı Saksonya
c) Yukarı Volta
d) Doğu Timor
e) Hiçbiri
*
Kandil'i BBG evi gibi izliyoruz derken, Murat Karayılan'ın Kandil'de basın toplantısı yapmasını armut gibi seyredene... Hayatını terörle mücadeleye adayan subayları içeri tıkıp, teröriste kırmızı halı üzerinde halay çektirene, ne denir?
a) bravo
b) yasu vre
c) congratulations
d) viva
e) yuh
*
Bir yandan “benim oyumla dağdaki çobanın oyu bir mi” diyene küfür ederken, beri yandan “okuyanla okumayan bir mi” deyip, cukkası olana bedelli askerlik çıkarmak isteyen kimdir?
a) Quaresma
b) Minik Osman'ın fingirdek üvey anası Caroline
c) Muhammed el Baradey
d) Lady Gaga
e) İbiş
*
Sanırsın kukuletadır, kapişondur, Armani türbandır... Yıllardır hiç rahatsızlık hissetmeden kafasında
Amerikan bezi “çuval”la
gezen millet hangisidir?
a) Tutsiler
b) Aborijinler
c) Aztekler
d) Hobbitler
e) Hiçbiri
*
İnternetten höt söz yapıp, oyları patlatan, sarayda baş başa helalleştikten sonra zırhlı Audi'ye binip giden kimdir?
a) Michael Schumacher
b) Lance Armstrong
c) Kenan Sofuoğlu
d) Şoför Nebahat
e) Hiçbiri
*
Emri altında çalışan herkes darbeci diye içeri tıkılırken, kendisi sanki o sırada Satürn'deymiş gibi, kozmik imalarla, “kasaptaki ete
soğan doğramam, sağılmamış süte şeker koymam, denizdeki balığa limon sıkmam, marketteki sucuğa yumurta kırmam” diyen zat-ı muhterem kimdir?
a) Sahrab Soysal
b) Emine Beder
c) Ayşe Tüter
d) Vedat Milor
e) Hiçbiri
*
12 Eylül 1980'de “Evren memleketimizin son şansıdır, darbe değildir bu, meşru müdafaadır, haklıdır, paşanın sözleri sadece hukuki değil, aynı zamanda başucunda tutulması
gereken mukaddes kitap gibidir” diye methiyeler düzüp, evlerinde parti vererek ağırlayıp, 12 Eylül 2010'da utanmadan, “Evren yargılanmalı” diye köşeler döşenen yüzsüz arkadaşların mesleği nedir?
a) dönerci
b) hamal
c) overlokçu
d) pezo
e) gazeteci
*
Gelene ağam gidene paşam demediği için, güce boyun eğmediği için, 12 Eylül darbesinde hapse tıkılan onur abidesi sanatçımız Müjdat Gezen, bugün, haysiyet celladı tetikçi medya tarafından darbecilikle suçlanırken... 12 Eylül 1980'de “Türk Silahlı Kuvvetleri yerinde ve zamanında karar aldı, halkımıza hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum” deyip, 12 Eylül 2010'da “Bunlar iki cihanda lekeli, ben evet diycem” diyen sanatçımız kimdir?
a) Paris Hilton
b) Romalı Perihan
c) Haydarpaşa'nın gelini
d) Kaldırım Serçesi
e) Hiçbiri
*
Adı Ramazan olan Antalyalı erin, ramazan ayında şehit düştüğü gün, Antalya'daki golf turnuvasına katılan, üstelik, 10 kişinin katıldığı turnuvada anca 9'uncu olabilen kuvvet komutanı için Mustafa Kemal ne demiştir?
a) İstikbal golflerdedir
b) Yurtta golf, cihanda golf
c) Ne mutlu golfçüyüm diyene
d) Golfçü milletin efendisidir
e) Ben sana general olamazsın demedim, Tiger Woods olamazsın dedim.
*
İnsanların eşinin, kızının namusuna iftira atıp, şeref madalyalı subayların kafasına sıkmasına sebep olan... Sahte olduğu kanıtlanan imzaları, sahte olduğu kanıtlanan belgeleri, sahte olduğu kanıtlanan planları, gerçekmiş gibi manşet yapan dinciler, hangi dine mensuptur?
a) Gavur
b) Budizm
c) Mormon
d) Patates dini
e) Hiçbiri
*
Şehide “kelle”, şehit yakınlarına “askerlik yan gelip yatma yeri değildir canım kardeşim” diyen devlet adamı, askerliğini nerede yapmıştır?
a) Pentagon
b) Estergon kalesi
c) Vietnam
d) Kuznetsov uçak gemisi
e) Kantin
*
“Ordu tasfiye edilsin, Apo paşa olsun” diyen yandaşlar, hangi partinin yandaşıdır?
a) Pijama partisi
b) Doğum günü partisi
c) Bekârlığa veda partisi
d) Seks partisi
e) Hiçbiri
*
Kendisi Manisa'dayken, kendisine Ankara'da suikast yapılacağını öne süren, aşçıyı suikastçi diye yakalatan, fuhuş yuvası bastırtır gibi bastırttığı kozmik odaya kozmetik oda benzetmesi yapan, “iyi ki bu komutanlarla savaşa girmemişiz” diyen, mesir macunu uzmanı siyasetçi kimdir?
a) Haydar Dümen
b) İdi Amin
c) Manisa Tarzanı
d) Asterix
e) Hiçbiri
10 Şubat 2011

mehmet_halil_arikJPG





ASIL KARTONDAN KAPLAN YARATMA;
GAFLETTİR; İHANETTİR!..

Öncelikle, bizler, Türk Ordusu'nun kağıttan kaplan olarak olarak nitelenmesini istemeyiz..
Ancak asıl istemediğimiz şey, Türk Ordusu'nun kağıttan kaplan haline getirilmesi çabalarıdır!.
Sayın Batum'un sözlerinin de, Türk Ordusu'nu bu mahiyette görmek istememenin tepkisel bir ifadesinden kaynaklandığı açıktır.
Süheyl Batumu eleştiren, nahkum ettirmeye çalışan güruh, niçin Türk Ordusu'na reva görülen bu hayasız davranışları görmezlikten gelirler!? Görmezlikten gelme, gerçeklerin siler mi!?.. 
Yapılan hangi eylem, hangi kanuni değişiklikler, hangi uygulamalar son yıllarda, Ordu'yu yüceltici mahiyette oldu!..
Hepsi orduyu yıpratmadı mı!?.. Asıl Amacın da buna yönelik bir mühendislik planlamasının bir ürünü olmadığını kim savunabilir!?.. Bu ince hesaplara dayalı, mühendislikler yurt içinde mi planlandı, yoksa, dışarda planlanıp yurt içinde uygulayıcılara mı havale edildi!?..
Bunca olanlar karşısında, ordu kendisini korudu mu!?... Yeterince savundu mu!?..
Başına çuval geçirilirken neredeydi ordu!?...
Kuzey ırakta, tam PKK'ya son darbeyi vurma fırsatı doğmuşken, geriye çağrıran, emir nereden geldi!?..
Yüzlerce subay, emekli veya muvazzaf, tutuklanırken yıllardır zindanlarda, ne ile suçlandıklarını bile tam olarak bilmezlerken subaylarına yeterince sahip mi çıktı!?
Onlarca darbe planı hazırlayıp hiçbirini uygulamaya sokamayan, ve üstelik darbe planlarını elini attığın yerden bulunabilecek şekilde ortalığa saçan  ordu olur mu!?.. Ya ordu gerçekten kağıttan kaplan, ya da, darbeler uydurma!.. Ben ikincisine inananlardanım.
Dillerden düşürülmeyen o meşhur muhtırayı ben yazdım diyenlerle, yapılan kapı arkasındaki gizli görüşmelere karşı ne gibi bir tepki ortaya kondu!?.. Yine bir mühendislik harikası olduğu izlenimi veren bu muhtıranın faili trilyonluk arabayla taltif edilmedi mi!?.. 
Uyduruk bir suikast safsatası bahane edilerek, kozmik odasına, kalbine girilirken, ordu ne yaptı!?.. sonuç ne oldu!?..
Varmıymış öyle bir suikast planı, yoksa, orduyu yıpratmak, kalbini deşmek için kurgulanmış orduya düzenlenmiş bir suikastmıymış!?..
Türk Ordusu kıbrısta işgalci diye nitelenirken, hadi siyasetten ses gelmedi, peki ordun hangi ses yükseldi!?.. İşgalcilikle suçlanan ordu!.. Susmak mı ordunun görevi!?.. Herhalde, suskun kalmamanın bir yolu vardı!..
Orduyu azarlayan, sen benim memurumsun deyip, memurları hor gören, otur oturduğun yerde diyerek güç gösterisi yapan, pis bir benzetmeyle, olanları barsak temizliği olarak niteleyen kişilere  karşı suskun kalmak hazmedilmesede kağıttan kaplanlığın kabulü gibi algılanmazmı?
Kabullenemediği bir durumun ifadesi olarak sarfettiği sözler nedeniyle, sayın Batum mahkum edilmek isteniyor.. Tüm yandaşlar da mal bulmuş mağribi gibi yükleniyorlar üzerine!..
Başta başbakan olmak üzere, sıraya giriyorlar suç duyurusu için..Başbakan bu kadarla da kalmıyor, anayasa profesörlüğü üzerinden Sayın Batum’un kişilik haklarına karşı herzamanki saldıran ve hakeretamiz tavrını sürdürüyor!.“Senin her yanın anayasa profesörü olsa ne yazar”
Acaba bu söz Berliskonin ülkesinde söyleseydi, bir spiker çıkıp, “senin her yanın başbakan olsa ne yazar” dermiydi!?
Bir hatırlatma yapalım bu noktada... Peki Batum bu sözleriyle, velevki bir suç işlemiş ve cumhuriyetin bir değerli kurumu orduyu sözleriyle küçük düşürmüş olsun;
Başbakanı; "Son Osmanlı Padişahı Recep Tayyip" diye karşılayanlar... meydanlarda, "Alemin sultanı" diye karşılayanlarla, Cumhuriyetin temel ögesinin tebdil ve tağyir edildiğini görmezlikten gelip bu afişlerin altında halka nutuklar atanlar hiç mi suçlu değil!?..
Ben de, hukuk önünde, Başbakandan daha az hakka sahip değilim ben de suç duyurusunda bulunuyorum...
Suç duyurusunda bulunurken, kendilerininkini görmezlikten gelmek, çifte standard uygulamasının çok çok ötesinde bişeydir!..
Sayın Batum'u gören ve kendiliğinden harekete geçen savcılar, Türkiye Cumhuriyetine, padişahlığı ve sultanlığı layık görenlere niçin ses çıkarmazlar!?.. Savcılar, sıfatlarını "Cumhuriyet"ten alırlar..Öyleyse, öncelikle, cumhuriyetin temelini hiçe sayan, bu afişlerin muhatapları için, Cumhuriyetin savcıları SayınBatum'dan çok önce harekete geçmeliydiler!..
Türk Ordusu'nu Güney Doğu'da işgalci gören, "Kürdistandan defol" diyen o afişlere başbakan suç duyurusunda bulundu mu!?..
Türk Subayının emniyetçe el konulmuş telefonuna, bir terör örgütü üyesinin telefonundan yüzlerce numarayı aktararak, sahtekarlık yapan ve bunu "sehven" mazeretiyle örtbas etmeye çalışanlar hakkında suç duyurusunda bulundu mu!?..
1950 yılından beri, Türk Ordusu üzerinde büyük oyunlar oynanmaktadır..Bu aslında, ABD planı gereği Ordu'yu Kemalist felsefeden uzaklaştırma gayretidir..1960 yıllarında, Milli birlik Kurulu üyesi Haydar Tunçkanat tarafından hem  mecliste hem kitabında ifade edilmiştir..
Bunun en keskin kanıtı da, Ülkede yapılagelmiş darbelerdir.. Her darbe, öncelikle tasfiyesini orduda ve Kemalistler üzerinde uygulamıştır.Her darbeyle, ülke, Atatürk devrim ve ilkelerinden birer adım uzaklaştırılmıştır..Tek 27 Mayıs bu uygulamanın dışında tutulmalıdır. Çünkü 27 Mayıs, getirdiği anayasa ile ve uygulamaları ile, bu ülkede, kurulmaya çalışılan tek parti diktasına son vermelke kalmamış, gerçek demokrasiye geçişin yollarını açmıştır.Belki bu yönüyle, 27 Mayıs, ABD’den desteksiz, hatta habersiz yapılan tek darbe olarak görülebilir.
27 Mayıs sonrası gelen darbeler hep 27 karşıtıdır.. 27 Mayıs'tan intikam alma amaçlıdır.12 Mart sonrası mecliste idamlara  yansıyan “üçe üç” sloganları bunun tartışmasız gçstergesidir. Bu darbeler, ordu içindeki, faşizm yanlısı ordu mensupları eliyle yaptırılmıştır.12 Eylül Darbesinin Büyükelçi Paul Hanze tarafından,ABD'ye duyurulmasında kullandığı cümle bunun en bariz kanıtıdır. "our boys did. - Bizim çocuklar başardı!"
Biz ordumuzun halkın ordusu olmasını özlüyoruz.. Üzerine, Nizam-ı Cedid'lerin, Asakir-i Masure'lerin kurulmasın istemeyiz..
Yıpratılmasını, canımızcan can koparılması olarak algılarız..
Ordu Mustafa Kemalsiz olmaz!.. Mustafa Kemalsiz bırakılan ordu, bu ülkeyi ne dışarda düşmanlara karşı, ne de içerde hainlere karşı
koruyup kollayamaz.. Ordu üzerinde yıpratıcı eylemleri vatana ihanetle eşdeğerde tutarız..
Türk Ordusu, ne kartondan kaplan olsun, ne de üzerinde kartondan kaplan görüntüsü yaratma gayretleri sürsün!..
Biz, kendi bünyesinden çıkan, zindanda bile, Sokrat'ın savunmasını gölgede bırakacak bir savunmayla, geleceğin hukuk fakültelerine tarihi bir armağan belge sunan Kr.Plt.Teğmen Mehmet Ali Çelebi'nin savunmasına kulak veren bir ordu özlüyoruz!..
İşte, o genç yurtsever ulusalcı, Atatürkçü teğmenin savunmasından kendi kaleminden bir bölüm: Tarihe sunulan bir ibretlik vesika...
YÜCE  MAHKEMEDEN  TALEBİMDİR !
 
Hakimler kararlarıyla konuşur. Konuşun ve adalet yağdırın bunların mağaralarına! Bizim için erdem, onlar için yük olan namus ve şeref yağdırın. Çünkü hakikat ağır gelir bu bataklık sineklerine; kaldıramazlar adaletin erdemini.
İğrenç yuvalarını adaletin terazisine kuran asalakları temizleyin. Onlara bu toprakların adaletinin bir solukta tükenmeyeceğini gösterin. Çünkü sizin Türk Milleti adına dağıtacağınız adalet bu şeref fakirlerinin komplolarına tâbi olamaz!
Dağda çarpıştığımız bebek katilleri alçaktır. Ama bunlar daha da alçak. Çünkü teröristlerin kurşunu bile beni şehit yapar, bunlarınki beni terörist yapmaya çalışıyor.
Bıçak taşıyorsun diye beni suçluyorsunuz... Evet taşıyorum ama sırtımda... Ben hançerlenenim...
BEN  SUÇLU  DEĞİLİM !
Zindan duvarlarımızı ören bu kirli eller suçlu...
Vicdanlarını onursuzluğa paspas yapanlar suçlu...
Memleket hisleri kötürüm olanlar suçlu...
Adaletin terazisinde intikam tartanlar suçlu... 
Mehmet Ali Çelebi
Kr. Plt. Teğmen

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Size çarpan araç faili meçhul ise

RON CLARK STORY

BAŞKA BİR İSTATİSTİK