"Müslümanlar dini özgürlük sorunu yaşıyor"







babacan

Dostlar dün bir haber okudum. Çok şaşırmadım, ama beni şaşırtan şeyin yalanın da bu kadar kuyruklusunu dünyanın gözü önünde hem de avrupanın göbeğinde söyleyen insanın Dışişleri Bakanı ve Baş müzakereci Ali Babacan olması. Yıllarca devlette memur olarak çalıştım, başkent Ankara da doğdum büyüdüm ve hayatım Ankara da geçti. Ankara da başını nereye çevirirseniz çevirin her yer de devletin bir kurumunu veya kamu binasını görürsünüz. İşin ilginç olanı AKP iktidara gelinceye kadar ne ülkenin herhangi bir yerinde nede laik bir devlet olmamıza rağmen kamu kurumları da dahil hiçbir yerde dini özgürlüklerle ilgili bir sorun yaşanmıyordu. Esasında böyle bir sorun da yoktu. Bu her mescit_1 zaman iktidar partisinin seçim malzemesi oldu. Sanki böyle bir sorun varmış gibi göstermeleri yani bunun bugünkü somut örneği Dışişleri Bakanı Ali Babacan’ın avrupanın göbeğinde haberlerde bahsedilen konuşmayı yapması. Bu gün hangi kamu kurumuna giderseniz gidin, yada devletin herhangi bir biriminin bulunduğu binaya girin orda ki görevlilerden birine mescidin yerini sorun size hemen gösterirler. Her kurumda mutlaka mescit vardır. 12 eylül 1980 tarihinden önce yoktu fakat bu tarihten sonra olmayan her yerde süratle devlet dairelerinde yani kamu binalarında mescitler açıldı.

cuma Geçenlerde Ankara da Kızılay da Milli Müdafaa Caddesinden aşağıya yürüyorum. Saat öğlen vakti birden dikkatimi soldaki bakanlık binalarından birinin bahçesinde ki manzara dikkatimi çekti. Orda kalabalık bir grup gelip geçenlerin gözü önünde namaz kılıyordu. Niye orda kılıyorlardı da hemen 10 metre ötede metronun içinde kocaman cami büyüklüğündeki Büyükşehir belediyesinin açmış olduğu mescitte kılmıyorlardı? Kaldı ki bahçesinde kıldıkları kamu binasının da içerde mescidi varken? Ama kızılayda cuma günleri sokakları mescit haline getirmiş insan manzaraları ile her an karşılaşabilirsiniz. Cumhurbaşkanımızın, başbakanımızın, bakanlarımızın eşleri türbanları ile protokolde ki yerlerini almıyorlarmı?  48490 Cumhurbaşkanımızın eşi Cumhurbaşkanlığı köşkünde ülkemize gelen devlet başkanlarını, kraliçeleri, türbanlı kıyafeti ile karşılamıyormu? Demekki ülkemizde dini özgürlükler görüldüğü gibi pek ala yaşanıyor. Yani kısacası şuraya gelmek istiyorum ibadetlerini yapmak isteyen personel pek ala ibadetlerini istedikleri yerde özgürce yerine getirebiliyor. Kamuda çalışan bayan personel türban takmıyor mu? pekala takıyor. Ankara da bir çok yerde örneğini görebilirsiniz.protokol

Hadi bakalım buradan yakın…Bakan bey ne diyor hem de mükemmel konuştuğu İngilizce ile. Bakan ne diyor?

Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Avrupa Parlamentosunda dini özgürlüklerle ilgili sorulan bir soruya "Türkiye'de sadece gayrimüslim azınlıklar değil, Müslüman çoğunluk da dini özgürlüklerle ilgili sorunlar yaşıyor. Türkiye'de son dönemde laiklik eksenli bir tartışma yaşanıyor. Bizim laiklik tanımımız çok açık: Din ve devlet işlerinin açık şekilde birbirinden ayrılması. Devletin de bireylerin dininin gereğini yerine getirmesine müdahale etmemesi. Burada farklı inançtakiler de dinsizler de bu özgürlük ortamından faydalanabilmeliler" şeklinde cevap veriyor.

Yalanın kuyruklusu, bunun böyle olmadığını benim kadar herkes biliyor. Yukarıdaki sözleri sıradan bir Türk vatandaşı söylese neyse ama bunu Türk hükümetini orada temsilen bulunan Dışişleri Bakanı ve Baş müzakereci konumundaki birinin söylemiş olması. Bu nedenledir ki ülke içinde ki durumu bilmeyen AB görevlileri bunun doğru olduğunu sanıyor. Nede olsa söyleyen bir bakan neden yalan söylesin ki. Yine bu nedenledir ki buraya geldiklerinde sapır saçma söylemlerde bulunuyorlar. Bizde yaptıklarına bir türlü anlam veremiyoruz.

Dışişleri Bakanı ve Baş müzakereci konumundaki birinin ülkesini Avrupa’ya şikayet etmesi mi yoksa bu konu da yalan söylemesi mi? Şimdi yorumu sizlere bırakıyorum.

Merak ediyorum acaba bu ülkede…
1-Kim namaza giderken engellendi?
2-Kim Hacca gitmekten alıkonuldu?
3-Oruç tutuyor diye kim cezalandırıldı?
Bir insan, üstelik bir bakan nasıl böyle bir şey söyleyebilir?

Birkaç sorum daha olacak.
1-Siz iktidara gelmeden önce bu memleketin yüzde 99’u Müslüman değil miydi? Yani dinimize sayenizde mi kavuştuk?
2-Nasıl olur da koskoca İslam dinini getirip türban konusuna kilitlediniz? İşin ahlak tarafından hiç bahseden yok. Örneğin yalan söylemenin İslam’da yeri nedir?
3-Başı açık olan dinsiz mi? Laik bir Müslüman olmak niye mümkün değil? Gibi daha bir çok soru sorabiliriz.

Ey iktidardaki din bezirganları sözüm sizlere ve sizleri iktidara getirenlere. Kimse kusura bakmasın ama bu ülkede herkes dinini, siz hükümete gelmeden, önce çok daha rahat yaşıyordu. Kimsenin kimseyle de derdi yoktu.  İslam gerçeklerinin veya gerçek diye yutturmaya çalıştıklarınızın dahi bu derece rahat yaşandığı bir ülkeyi ‘Müslüman çoğunluk da dini özgürlük konusunda sorun yaşıyor’ diye Avrupa’ya şikayet etmek bu ülkeye yapılmış en büyük ihanettir.

Madem bu kadar özgürlükler peşindesiniz, o zaman çocuklarının karnını doyurmak için mücadele veren analar, kadınlar için bir şeyler yapın. Erkek cemaat yüzünden yok sayılan kadınların hakkının peşine düşün. Yok olmaz tabii. Kadın deyince aklınıza sadece sapık cinsel fantezilerinizi yerine getirdiğiniz bir araç ve onun başına bir bez parçası takarak siyasi sembol haline getirdiğiniz türban geliyor.
Dinsel özgürlük falan Gerisi palavra!

Ey halkım bir de bu gerçekleri sizlerde görebilseniz. Bu din bezirganlarının yapmaya çalıştıklarını bir anlayabilseniz…!


Yorumlar

Hüseyin İskender dedi ki…
Merhaba, Sitenizdeki yazıların orjinalliğine , yani Gerçeği çok iyi bir şekilde yansıtmasına hayran kaldım, Okumadığım yazınız kalmadı, benim gibi düşünen, aklı yerinde, ülkesinin iyiliği için düşüncelerini belirten atasını sayan insanları görmekten çok mutlu oldum, Düşündüğünüz güzelliklerin hayatta gerçek olması dileklerimle, iyi çalışmalar.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Size çarpan araç faili meçhul ise

RON CLARK STORY

BAŞKA BİR İSTATİSTİK